25 milyon Euro kadro maliyetiyle 2021-2022 sezonunu Şampiyon olarak tamamladıktan sonra mevcut başkan Ertuğrul Doğan'ın da içinde bulunduğu yönetimin ve mevcut teknik ekibin ortak rehavet ve yanlışlarıyla 2022-2023 sezonunu yaklaşık 40 milyon Euroluk tarihinin en yüksek kadro maliyetiyle yarıştığı üç kulvarda da sıfır çekerek kapatan Trabzonspor'da gemiyi önce Abdullah Avcı sonra da görünürdeki başkan Ağaoğlu terk etti.."Parayı ben veriyorum makamda sen oturuyorsun" diyerek Ağaoğlu ile çıktığı yolda yoluna 2023 Mart ayında yapılan seçimle tek adam olarak devam eden Ertuğrul Doğan 2022-2023 sezonunda yarıştığı tüm kulvarlarda havlu atmış ve bitime 8 hafta kalmışken 1.6 milyon Euro gibi ülke rekoru fahiş yıllık ücretle göreve Hırvat teknik adam Nenad Bjelica'yı getirerek hem antrenörün takımı tanıması hem de eksikleri tespit etmesi için gelecek sezonun hazırlıklarına sezon bitmeden başlamış oldu..Ancak 3 ay peşinden koşulan golcü Petkovic transferinin bir türlü olmaması bir diğer Hırvat Orsic'in ise yaz kampında geçirdiği ağır sakatlık ve yüksek maliyetli oyuncular nedeniyle transferde eli kolu bağlanmış Doğan yönetimi üstüne ülkesinde 400 bin Euro'ya oynayan İspanyol stoper Joaquin Fernandez'i 1.3 milyon Euro senelik ücretle, 1 yıldır forma giymemiş sönük yıldız Pepe'yi tribünlerin gazıyla imza parasıyla birlikte 3.4 milyon Euro vererek haritada bile bulamayacağı Trabzon'a getirip, transferin son gününde de kimsenin farkına varamadığı Alanyaspor'da oynayan Umut Güneş'i 2.4 milyon Euro bonservisle transfer ederken, takım aradığı golcüye ise Lig'in 5. Haftasında liderden 6 puan geriye düşmüşken kavuşabildi.. Lig'in 6. Haftasında öndeyken bitime 20 dakika gelen gollerle Hatay deplasmanında alınan mağlubiyet sonrası transferde geç kalma, plansızlık ve spontane yönetim tarzı nedeniyle Trabzonspor henüz Lig'in 6. Haftasında liderin 9 puan gerisine düşerek sezonu başlamadan bitirmiş oldu..Üst üste gelen başarısız sonuçlar sonrası "Denize düşen yılana sarılır" misali 8. Hafta sonunda beklediği teklifleri bulamayan boştaki abisi Abdullah Avcı'yı tekrar göreve getiren Ertuğrul Doğan yönetimi rakibin kendi kalesine attığı tesadüfi golle kazanılan Alanyaspor ve deplasmanda 26 yıl sonra gelen Fenerbahçe galibiyetiyle bir nebze nefes alır gibi olsa da sonuçların istikrarlı olmayacağı da "Kör Fanatik" olmayan herkesin malumuydu..Lig'de alınan istikrarsız sonuçlar sonrası elde somut hedef olarak kalan Türkiye Kupası'na da alt lig takımı karşısında 90+6 golüyle zar zor tutunabilen Trabzonspor önüne dişli bir rakibi de çıkmayınca finale kadar geldi ama sonunu getiremedi..Devre arasında takımdan ayrılan (Bakasetas, Larsen, Abdülkadir, Teklic, Kourbelis) ve yeri doldurulamayan isimleri Afrika kupasına giden ve yaklaşık 40 gün takımdan ayrı kalan Trezeguet, Onuachu, Pepe gibi oyuncuları da hesaba katarsak bu Trabzonspor'dan ligi daha iyi bir konumda bitirmesini beklemek hayalcilik olurdu..Zirvedeki rakibinden 35 puan fark yiyerek gelen üçüncülüğü tabiki başarı olarak lanse etmiyorum ama eldeki oyuncu kalitesi, uzun süreli sakatlıklar, Afrika kupası ve yaşanan talihsizlikleri de hesaba katarsak bu takımın Lig'de gidebileceği en üst nokta burasıydı..Bu sezonki başarısızlık evvela kulübü plansız, spontane hareketle "Para Bende Düdük Bende" anlayışıyla yöneten acemi başkan ve yönetimine yazar..Ondan sonra teknik ekibe sıra gelir..Sezona büyük hedeflerle başlayan takımın tek sol beki Eren Elmalı tek sağ beki Larsen ve sonrasındaki Meunier ise ve Onuachu dışında güvenilir golcüsü yok ise neyin yanlış yapıldığını da uzakta aramaya gerek yok..Sezon başlarken kaybedildi..Yönetim ve teknik ekip umarım aynı hataları tekrar etmez.