
ÖZEL HABER:KAMİL ANAHAR
Ayasofya’da doğdu, mahalle takımı Fenerbahçe’den bordo-mavili takıma transfer oldu
Tütün tarlalarından Trabzonspor’a…
Turgut Görgün…
‘’ Trabzon amatör ekiplerinden Fenerbahçe’den Trabzonspor’a transfer yapan ender futbolculardan biri olan Turgut Gören, ‘’ Trabzonspor’un başarısı Trabzon, İdmanocağı ve İdmangücü ruhuyla perçinleşerek geldi. Bu ilk aşamadan sonra olgun devresi yaşandı. Bu birliktelik 10 yıl boyunca bizi çok güzel bir şekilde yaşattı. Ve o ruhtan pek çok yıldız yetiştirdik’’

Turgut Görgün, Trabzon’un Ayasofya Mahallesi’nde yıllar önce kurulan Fenerbahçe’den Bordo-Mavili takıma transfer oldu. Futbol yerine bankacılığı tercih edince profesyonel hayatı kısa sürdü. Ancak hiçbir zaman futboldan kopamadı. Kulüp yöneticiliği ve Trabzonspor Divan Kurulu üyeliği yaptı. Mahallesinin tütün tarlalarında Fırtına’ya transfer olan Turgut Görgün, sorularımızı cevapladı.
Kısaca kendiniz tanıtır mısınız?
‘’ Trabzon’un Ayasofya mahallesinde doğdum. Futbol ile mahalle arasında tanıştım. Mahallemizde tütün tarlaları vardı. Onların arasında top peşinde koştururduk. Mahallemim takımı Fenerbahçe amatör takımına lisansiyer oyuncu oldum. Trabzon karmasına seçildim.1967-68-69 ve 1970’li Trabzonspor kadrosunda yer alan bir futbolcular arasındayım. Kurucu takımda yer aldım.20 yıl amatör kulüp yöneticiliği ve başkanlığı yaptım. Ayrıca 6 yıl süre ile Trabzonspor Divan Başkanlığı Kurulu Yönetiminde görev yaptım’’
Hangi takımlarda oynadınız?
‘’Futbola 1964’de Trabzon Fenerbahçe’de başladım. Rizespor, Antalyaspor ve Erzurumspor’dan teklif aldım. Ancak bu takımlara gitmedim. Fenerbahçe ve Trabzonspor’da futbola devam ettim.’’
Trabzonspor’a nasıl transfer oldunuz?
‘’O dönemlerde Trabzon karması seçildi. Ben bu takıma Fenerbahçe’eden alındım. Genç isimlerden kurulmuştu. O zaman Valilik kupası adı altında Yolspor ile oynamıştık. Ve maçı 2-0 kazanmıştık. Bu kadrodan ben, Tuncay Mesci, Burhan Çetinkaya Genç Milli Takımı seçilmiştik. 0 sırada kırmız-beyazlı Trabzonspor beni istedi. Sonra İdmanocağı geldi. İdmanocağı beni daha önce de istemişti. Kırmızı-Beyazlı Trabzonspor’da oynayamam diye İdmanocağı’na ‘ Evet’ dedim. Âmâ aradan 1 ay geçmeden Ahmet Suat Özyazıcı Kırmızı-Beyazlı Trabzonspor’a transfer oldu. Ziya bey sahasında idman yaparken bize toparlanın imza atmaya gideceksiniz dediler. Trabzonspor’a imza attım. Benli Palas’ta geçici olarak kampa girdik. Ve böylece takımda kaldım. Trabzonspor’un kuruluşunun içindeydim. Kuruluşu bire bir yaşamış bir futbolcuydum. Dönemin parasıyla 10 bin lira peşin transfer ücreti, 500 lira maaş ve 300 lira prim üzerinden anlaşmıştım.’’
Nasıl bir heyecan yaşadınız ?
‘’ Ayasofya Mahallesi’nin Kulübü Fenerbahçe Kulübü ilk kez böyle bir heyecan yaşamıştı. Dönemim parasıyla 2500 lira Fenerbahçe Kulübüne verilmişti.. Tütün tarlalarından Trabzonspor’a gelmiştim.60 kişilik kadrodan ilk 20 futbolcu arasına girmiştim. Bu benim gurur duyduğum bir dönemdi. Hayatımın en önemli evresini oluşturmuştu.’’
O dönem Trabzonspor’da kimler vardı ?
‘’ Özkan Sümer, Ahmet Suat Özyazıcı, Şevki Gençosmanoğlu, Kenan Aksu, Ahmet Ziya Genç, Osman Türk, Atay Aktuğ, Bülent Şahinkaya, Güven Önüt, Atan Çakırsoy, İbrahim abi, takım kaptanımız Coşkun Şahinkaya, Kalecilerimiz Fatih abi, Faruk, Zeki Demir, Polat abi, Toto Salih ve Nevzat Özgür abi. Bu isimler arasında oynamak benim için onur vericiydi.’’
Hem futbol hem de banka sizi nasıl etkiledi ?
‘’ Hem futbol hem de bankacılık beni etkiledi. Beni bankaya Sebahattin Kundupoğlu yerleştirmişti. O zamanki müdürümüz Özkan Kerimoğlu idi. İdmanlara gidemiyordum. Özkan Sümer, beni ikinci kez oluşturulan karmaya almak istedi. Ancak banka müdürüm Kerimoğlu, ‘ Ya banka ya da futbol. İkisi bir arada olmaz demişti. Durum böyle olunca bankada kaldım. Tam o esnada Rizespor Ali Kemal Denizci ile beni anlaşmak istedi. Rize’ye gittik. Ancak ben sözleşme imzalamadım. Yine bankaya döndüm.’’
Trabzonspor ilk yıllarda neden başarılı olamadı?
‘’İlk dışa açılım 1968’de oldu. İzmir’den Orhan, Çetin, İstanbul’dan Abdullah, İsmail Ata gibi oyuncular alındı. Bu transferlere çok yüksek ücretler verildi. Ama yine oynayanlar bizler olduk. Transferler kadroya giremediler. Dışardan gelen transferler tutmadı. Sürekli ve kalıcı bir ekip gerekliydi. Amatör karma Trabzonspor’un en büyük şansı oldu. Ve şampiyonluk kadrosunun üzerine takviye yapıldı. Ekip, Trabzon ruhu, İdmanocağı ve İdmangücü ruhuyla perçinleşti. İlk aşamadan sonra olgunluk devresi yaşandı. Bu birliktelik 10 yıl boyunca bize çok güzel günler yaşattı. Ve o ruhtan pek çok yıldız yetiştirdik.’’
Son şampiyonluk 1984. Sizce neden?
‘’ 1984’den sonra tekrar al-sat yöntemine döndük. Karma olduk. Değerlerimiz kayboldu. Şampiyonluk oyunlarını kaldıramadık. Şehir bu olgunluğa ulaşamadık. Hal böyle olunca kaybetmeye başladık. Trabzon ruhu ve sevgi anlayışı kaybolmaya başladı. Zaman zaman çıkışlar yaşansa da tekrar o ruh yakalanamadı.’’
Yönetim ve takımı nasıl buluyorsunuz?
‘’ Takımı ve yönetimi çok iyi buluyorum. Ekonomiden anlayan ve uzun yıllar bu sektörde çalışan bir olarak bunu söylüyorum. Gelir ve giderlerin kontrol altına alınması iyi işaretler. Dağılmış bir bilanço ve dağılmış sermaye ile baş etmeye çalışıyorlar. Bu çok kolay değil. Yapılan transferler çok isabetli. Trabzonspor daha değerli bir takım oldu. Çok fazla şehir gezdim. Çok yerlerde bulundum. Trabzonlular kadar takımı seven bir şehir görmedim. Trabzon’a gelen başta valiler, bürokratlar, belediye başkanları Trabzonspor’a maddi ve manevi destek veriyorlar. Bu durum ise dinamikleri dinç tutmak demektir. Mevcut kadronun ekonomik transferlerle güçlendirilmesine ve eksiklerin giderilmesine devam edilmeli, gençlerin kadroya uyum sağlanarak yerleştirilmesine devam edilmeli. Bizim birlik ve beraberlik kimseye benzemez. En büyük gücümüz olan bu ruhu yaşatmamız gerekiyor. Trabzonspor, inşallah 38 yıl sonra mutlu sona ulaşıp şampiyonluk tacını giyecektir:’’