Panik atak ve öfke kontrolü;
‘’Atak sırasında yaşadıklarım. İlk atağımda, korkunç bir kabusla uyandım kalbim deli gibi çarpıyor , midem bulanıyor, ağzım kuruyor, nefes alamıyorum, göğsümde ve sol kolumda müthiş bir sancı, hemen bağırsağındaki bozuluyor, çevremi algılayamıyorum, başım dönüyor , bayılacak gibi oluyordum fakat bayılmıyordum. Bedenim buradaydı ama ruhum öbür dünyaya gidip geliyor, halisinasyon görüyordum. Kulaklarım uğulduyor, müthiş bir ölüm korkusu yaşıyordum. Erojen bölgemden bir uyuşma, bir elektrik göğsüme doğru yayılıyor göğsüme gelince deli gibi çarpıyordu kalbim. Beynim zonkluyor , müthiş titreme nöbeti geçiriyordum. Ve çok çaresiz hissediyordum. Oysaki her türlü olanak elimin altındaydı ve çok iyi bir hayatım vardı. Uzun süre bu şekilde süründüm. Hayatımın en güzel en verimli yılları bu ataklarla boğuşmakla geçti.’’ Bir panik atak danışanımın anlattıkları.
Her durum aslında bir değişik durumdur. Öfke değişik bir değişik durumdur. Kızgınlık, depresyon, endişe ve korku da öyledir. Bilincin her bir durumu herhangi bir şey tarafından tetiklenebilir. Bu yüzden bir değişik durumun başka, daha arzu edilir bir değişik durumun tetiklemesini sağlayacak düzenlemeler yapabiliriz. Normalizsayon sonrası önerme bunu yapmanın güçlü bir yoludur. Çapalama tekniği ise bunun çok daha iyi bir şekilde işe yaramasını sağlayabilir.
Problemin başlangıcını, hatta bazen başlangıçtan öncesini bir şeyi yeni ve daha yararlı bir yanıta bağlamak kullanılabilecek faydalı bir yaklaşımdır. Bu kaymayı sıralamada mümkün olan en erken aşamada kullanmak bu tekniğin en hoşuma giden yanıdır. İnsanlar ‘ve’ kapılarına ve ‘ya da’ kapılarına sahiptir. Bu onların belli bir noktaya geldiklerinde o ya da bu yöne gidebilecekleri anlamına gelir.
Bu bilgi özellikle astım ya da anksiyete atağı gibi problemlere sahip insanlarda, çok sayıda fizyolojik aktivitenin olduğu sorunlarda hangi noktada yardımcı olacağımızın anlaşılmasını sağlar.
NLP de yıllarca kullanılan yaklaşımlardan biri karşımdaki kişiyi gerçekten derin bir gevşeme durumuna sokmak ve sonra ona bir normalizasyon sonrası önerme vermektir. Bu önerme transtan çıktıktan sonra dizine dokunduğum anda transa geri dönecekleri şeklinde olmakta. Sonra danışanı transtan çıkarıp panik atak tetiklenir ve tam o anda gevşeme çapası harekete geçirilir. Diğer bir uygulamada danışanın astım atağı tetiklenir ve sonra gevşeme tetiklenir. Bir diğer uygulamada yüksek tansiyon tetiklenir ve sonra gevşeme tetiklenir. Bu çalışma tekrar tekrar, kendi kendine gerçekleşme başlayana kadar yapıyorum.
Gerçekten panikleyebileceğiniz tek durum fiziksel olarak gergin olmanız ve nefesinizi tutmanızdır. Eğer gerçekten gevşemiş bir durumdaysanız panik olamazsınız. Derin bir rahatlama halindeyken sara krizi ya da öfke krizi geçiremezsiniz.
Bazen sakin ve iyi insanların öfkeden gözü dönmüş bir şekilde başkalarına saldırdığını görürsünüz. Kendileri ise ne olduğunu hatırlamıyorum adam ayağıma bastı ve ben de karşımdaki insana vurmaya başladım gibi açıklamalar yaparlar. Bu tip insanların kırmızı düğmeleri olduğunu söyleyebiliriz. Bu durumda yapabileceğiniz hiçbir şey yoktur. Eğer ani öfkelenen bir insansanız size hiçbir şey yardımcı olamaz.
Eğer kırmızı bir düğmeniz var ve siz bundan kurtulamıyor iseniz! Bunu bir öfke düğmesi olduğunu varsayarsak. Bu durumda bu tip insanlara yardımcı olacak bir tekniğimizin NLP’de mevcut olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Bu noktada kişi derin bir transa sokulur, kendisini tamamen rahatlamış ve gevşemiş hissetmesi sağlanır ve sonrada kendisine normalizasyon sonrası önermesi verilir. Kişi transtan çıkarılırken kırmızı düğmesine ‘sakinleştirici’ düğme eklenir. Kişinin sakinleştirici düğmesini, kırmızı düğmesine bağlamak şu sonucu ortaya çıkarmaktadır. Öfkelendiğiniz anda soğutucu düğmeniz tetiklenir. Siz öfkelenmek yerine gülümsemeye başlarsınız ve rahatlarsınız.
Zorluğun başladığı yeri bulmak üzere geriye doğru gitmek, sonrasında zorluğun ortaya çıktığı aşamadan önceye kaynakları koymak çok büyük önem taşır. Bir kere bir öfke durumunda olduğunuzda onun dışına çıkmak zordur; bir kere stres hissettiğinizde gevşemek zordur. Fakat bunlar doğru değildir. Eğer stresi tetikleyen şeyleri bulursanız onların gevşemeyi ya da baskıyı aldırmadığımız bir durumu, işleri kötü duygular olmadan bitirdiğiniz bir durumu tetiklenmesini sağlayabilirsiniz.
‘’Atak sırasında yaşadıklarım. İlk atağımda, korkunç bir kabusla uyandım kalbim deli gibi çarpıyor , midem bulanıyor, ağzım kuruyor, nefes alamıyorum, göğsümde ve sol kolumda müthiş bir sancı, hemen bağırsağındaki bozuluyor, çevremi algılayamıyorum, başım dönüyor , bayılacak gibi oluyordum fakat bayılmıyordum. Bedenim buradaydı ama ruhum öbür dünyaya gidip geliyor, halisinasyon görüyordum. Kulaklarım uğulduyor, müthiş bir ölüm korkusu yaşıyordum. Erojen bölgemden bir uyuşma, bir elektrik göğsüme doğru yayılıyor göğsüme gelince deli gibi çarpıyordu kalbim. Beynim zonkluyor , müthiş titreme nöbeti geçiriyordum. Ve çok çaresiz hissediyordum. Oysaki her türlü olanak elimin altındaydı ve çok iyi bir hayatım vardı. Uzun süre bu şekilde süründüm. Hayatımın en güzel en verimli yılları bu ataklarla boğuşmakla geçti.’’ Bir panik atak danışanımın anlattıkları.
Her durum aslında bir değişik durumdur. Öfke değişik bir değişik durumdur. Kızgınlık, depresyon, endişe ve korku da öyledir. Bilincin her bir durumu herhangi bir şey tarafından tetiklenebilir. Bu yüzden bir değişik durumun başka, daha arzu edilir bir değişik durumun tetiklemesini sağlayacak düzenlemeler yapabiliriz. Normalizsayon sonrası önerme bunu yapmanın güçlü bir yoludur. Çapalama tekniği ise bunun çok daha iyi bir şekilde işe yaramasını sağlayabilir.
Problemin başlangıcını, hatta bazen başlangıçtan öncesini bir şeyi yeni ve daha yararlı bir yanıta bağlamak kullanılabilecek faydalı bir yaklaşımdır. Bu kaymayı sıralamada mümkün olan en erken aşamada kullanmak bu tekniğin en hoşuma giden yanıdır. İnsanlar ‘ve’ kapılarına ve ‘ya da’ kapılarına sahiptir. Bu onların belli bir noktaya geldiklerinde o ya da bu yöne gidebilecekleri anlamına gelir.
Bu bilgi özellikle astım ya da anksiyete atağı gibi problemlere sahip insanlarda, çok sayıda fizyolojik aktivitenin olduğu sorunlarda hangi noktada yardımcı olacağımızın anlaşılmasını sağlar.
NLP de yıllarca kullanılan yaklaşımlardan biri karşımdaki kişiyi gerçekten derin bir gevşeme durumuna sokmak ve sonra ona bir normalizasyon sonrası önerme vermektir. Bu önerme transtan çıktıktan sonra dizine dokunduğum anda transa geri dönecekleri şeklinde olmakta. Sonra danışanı transtan çıkarıp panik atak tetiklenir ve tam o anda gevşeme çapası harekete geçirilir. Diğer bir uygulamada danışanın astım atağı tetiklenir ve sonra gevşeme tetiklenir. Bir diğer uygulamada yüksek tansiyon tetiklenir ve sonra gevşeme tetiklenir. Bu çalışma tekrar tekrar, kendi kendine gerçekleşme başlayana kadar yapıyorum.
Gerçekten panikleyebileceğiniz tek durum fiziksel olarak gergin olmanız ve nefesinizi tutmanızdır. Eğer gerçekten gevşemiş bir durumdaysanız panik olamazsınız. Derin bir rahatlama halindeyken sara krizi ya da öfke krizi geçiremezsiniz.
Bazen sakin ve iyi insanların öfkeden gözü dönmüş bir şekilde başkalarına saldırdığını görürsünüz. Kendileri ise ne olduğunu hatırlamıyorum adam ayağıma bastı ve ben de karşımdaki insana vurmaya başladım gibi açıklamalar yaparlar. Bu tip insanların kırmızı düğmeleri olduğunu söyleyebiliriz. Bu durumda yapabileceğiniz hiçbir şey yoktur. Eğer ani öfkelenen bir insansanız size hiçbir şey yardımcı olamaz.
Eğer kırmızı bir düğmeniz var ve siz bundan kurtulamıyor iseniz! Bunu bir öfke düğmesi olduğunu varsayarsak. Bu durumda bu tip insanlara yardımcı olacak bir tekniğimizin NLP’de mevcut olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Bu noktada kişi derin bir transa sokulur, kendisini tamamen rahatlamış ve gevşemiş hissetmesi sağlanır ve sonrada kendisine normalizasyon sonrası önermesi verilir. Kişi transtan çıkarılırken kırmızı düğmesine ‘sakinleştirici’ düğme eklenir. Kişinin sakinleştirici düğmesini, kırmızı düğmesine bağlamak şu sonucu ortaya çıkarmaktadır. Öfkelendiğiniz anda soğutucu düğmeniz tetiklenir. Siz öfkelenmek yerine gülümsemeye başlarsınız ve rahatlarsınız.
Zorluğun başladığı yeri bulmak üzere geriye doğru gitmek, sonrasında zorluğun ortaya çıktığı aşamadan önceye kaynakları koymak çok büyük önem taşır. Bir kere bir öfke durumunda olduğunuzda onun dışına çıkmak zordur; bir kere stres hissettiğinizde gevşemek zordur. Fakat bunlar doğru değildir. Eğer stresi tetikleyen şeyleri bulursanız onların gevşemeyi ya da baskıyı aldırmadığımız bir durumu, işleri kötü duygular olmadan bitirdiğiniz bir durumu tetiklenmesini sağlayabilirsiniz.
