Hocam, laf değil
icraat görelim
Gecen hafta sahasında Fenerbahçe’yi mağlup eden Trabzonspor bu kez İstanbul’da ligin alt sıralarından kurtulmak için mücadele eden Fatih Karagümrük’e konuk oldu…Bordo mavililer bu sezon Antalya maçından sonra ikinci kez sahadan farklı mağlup ayrıldı…
***
Abdullah Avcı, gecen hafta lider karşısında kazanan takımdan sadece bir değişiklik yaparak Larsen’in yerine Hüseyin Türkmen ile başladı…
Ev sahibi takımın oyuncusu Borini takımı adına ikinci golü atarken, maçı izleyenlere gibi Hüseyin’de topun ağlara gitmesini seyretti…
***
Dünkü “kara geceye” geçmeden, müsabakanın ikinci devresinde bu kez de sol omuzundan sakatlanan Edin Visca’ya çok geçmişler olsun… Umarım tez vakitte yeniden sağlığına kavuşur ve tekrar sahalarda görürüz…
***
Dört gün önceki Trabzonspor ile dün Olimpiyat Stadı’na çıkan takım arasında dağlar kadar fark vardı…
Konsantrasyonu kaybolmuş, enerjisi düşmüş bir Trabzonspor’u izledik…
Karagümrük’ü havada karada yeneriz havasında olan futbolcular ve Abdullah Avcı tabiri caizse “nehri geçti derede boğuldular…” Fener karşısındaki zaferde çöpe gitti …
***
Gecen senenin şampiyon takımında dün oynayanlara bakıyorum, biraz Bakasetas ve birazda Abdulkadir Ömür … Diğerleri ayakta durmakta zorlanıyorlar…
Bartra pimi çekilmiş bomba gibiydi…
Golünü attı, ardından kendisini de attırdı…
Trabzonspor’un kalesine 7 isabetli şut geldi…
Bunlardan dördü gol oldu… Milli Takımın kalesini de koruyan Uğurcan’ın yediği birinci ve üçüncü goller kendisine yakışmadı…
***
Bir başka üzüntü veren durumda yirmi dakika sahada kalan Yusuf Yazıcı’nın perişan hali… Takımını ateşleyecek tek bir olumlu hareketi olmadı…
Tabiri caizse sahada gezindi durdu…
Ahı gitmiş vah kalmış…Çok yazık..
***
Sahada yürümekte zorlanan futbolcular kadar son düdükten sonra mikrofona konuşan “ bu yenilgi hiç şık olmadı… Trabzonspor’a yakışmadı” diyen Teknik Direktör Abdullah Avcı’nın da payını görmezden gelmek yanlış olur…
Hocam Adama sorarlar:
“Sahaya sürdüğün futbolcular içinde tek çalışan ve sol kanatta Trabzonspor’u atağa kaldıran Trezeguet dışarı aldın… Elinde Naci diye futbolcu var niye kenarda beklettin…
Tamam Fener maçında dünyaları kaçırdı… Yalnızları oynayan Gomez’in yanına Umut Bozuk’u niye almadın”…
Şu bir gerçek ki; teknik direktörler mikrofonlara değil, sahada içindeki zaferiyle konuşur… Az laf çok iş, gerisi yalan!...