0, Trabzonspor Genç Takımı’nın ilk antrenörüydü.
SOĞUKSULU MUSTAFA BURMA (DAYI)
Futbola 1943’de başladı. Askere gitti. Erzurum Palandöken’de top koşturdu. Tekrar İdmanocağı’nda forma giydikten sonra 1958’de futbolu bıraktı. Erdoğdu Gençlik ve Trabzonspor Genç Takımlarında antrenör olarak görev yaptı.
İdmanocağı’nda ‘Joker’ oyuncu olarak görev yapmış olan Mustafa Burma, eksik veya sakatlanan oyuncuların yerine kaleci hariç her mevkide forma giyen bir futbolcuymuş.
ÖZEL HABER: KAMİL ANAHAR
Mustafa Burma..Lakabıyla ‘ Dayı Mustafa) 1926 yılında Trabzon’un Soğuksu Mahalle’sinde dünyaya geldi. Mahallesinde ve çevresinde çok sevilen ve sayılan bir kişi olduğu için kendine ‘ Dayı’ lakabı takılmış. Burma evli ve 6 çocuk babasıydı.
1984 yılında geçirdiği bir kalp krizi sonucu hayata gözlerini yuman Mustafa Burma’yı ölümünden bir hafta sonra yakın ve bir zaman birlikte top koşturdukları arkadaşları gazeteci Selahattin Pınar’a şöyle anlatmışlardı..
NECATİ FUNDA(KARA)
‘’Türkiye şampiyonluklarında kendisine kurtarıcılık niteliğinde bir yer verilmişti. Bir maçta bir gol atarak galibiyetimizi sağlamıştı. Takıma giremediği zaman ise adeta neşe kaynağımızdı. Kulüp için her şeyi yapan birisiydi. Sevilir ve sayılırdı. Bu nedenle kendine’ Dayı’ lakabı takılmıştı.’’
OSMAN ÇEVİK(HAMAL)
‘’ Mustafa Burma’yı İdmanocağı’na ben getirmişimdir. Mahalle arasında sabahtan akşama kadar inek kılından veya yamalardan yaptığımız topun peşinden koşardık. Mustafa ile ben henüz İdmanocağı’nda oynamıyorduk. Mustafa’dan önce oynamaya başladım. Bir gün takımın elemana ihtiyacı oldu. Mustafa’yı aldım, götürdüm. Yeni olduğu için beni bırakma diyordu.1943’de futbola başladı.1946’da asker oldu. Bu arada askerliği nedeniyle Erzurum Palandöken’de top koşturdu. Daha sonra tekrar İdmanocağı’na döndü.Bir süre takımda oynadıktan sonra 1957-1958 sezonunda futboldan ayrıldı. Trabzonspor Genç Takımı ve Erdoğdu Gençlik’te antrenörlük yaptı.’’
OSMAN BURMA(KARDEŞİ)
‘’Mustafa ağabeyim benden 15 yaş büyüktü top oynadığı zaman ben malzemelerini taşır ve elbiselerini kollardım.1954’de İdmanocağı’nda futbola başladım.1958’de Türkiye kupası Trabzonspor sahasında oynanıyordu. Havagücü ve Trabzon İdmanocağı arasındaydı. Puanlarımız ve averajlarımız eşitti. İki kardeş birbirimiz rakip olmuştuk. Mustafa o zamanlar İdmanocağı’nın kaptanlığını yapıyordu. Bende Havagücü’nde sol haf oynuyordum. Ağabeyim bu maçtan sonra futbolu bıraktı. Sol ayağının kuvvetli oluşu kadar da sağ ayağına kadar hakimdi. Soğuksulu Mustafa meziyetleri ile üstün bir başarı sağlamıştı.’’
ESKİ ÖĞRENCİLERİ MUSTAFA BURMA’YI ANLATTI
Eski öğrencileri, 1971 yılında Trabzonspor’da Genç Takım antrenörlüğü yapan Mustafa Burma (Dayı) anlattılar.
NURETTİN BALCIOĞLU (KAPTAN)
‘’Mustafa hocamızın dış görünüşü belki sertti ama çok yumuşak kalpli, iyi niyetli, İşini seven ve ciddi yapan birisiydi. Mükemmel bir insandı. Genç takımda oyun düzenimiz mücadeleye dayalı, kolektıf idi. Sahada takım olarak adeta savaşırdık. Takım oyunu ve Hocamız’ Eğer baskı yerseniz topu en uzaktaki arkadaşınıza atmaya çalışın’ diyerek bizi uyarırdı. Top rakipteyken ikinci bölgeye yakın oynamamızı isterdi. Çünkü topu kazandığımız orta sahaya aktarmamız konusunda bizlere güzel anekdotlar anlatırdı. Kadromuzda mükemmel idi. Trabzonspor’da bu kadronun oluşumuna o dönemin A Takım Teknik Sorumluları Altan Santepe ve Kamuray Soykıray da katkı vermişti. Belki 70-800 kişi arasından seçilmiştik. Maçlarımız Trabzonspor müsabakasının önünde oynardık. Seyircimiz bizim takımı izlemek için 1-2 saat önce stata gelirlerdi. Korkak futbol oynamazdık. Hedefimiz galibiyetti. Bu arada hafta içinde zaman zaman A takımla ile çifkale maçlar yapar ve başa baş oynardık. 3 kez Karadeniz, 1 kez de Türkiye ikincisi olduk. Bu kadromuzdan A takıma Engin Çınar ve Güngör Şahinkaya alınmıştı. Deplasmanlara kafile başkan olarak efsane genel sekreterimiz Sebahattin Kundupoğlu ve Süha Akçay da bizimle birlikte gelirlerdi. Bize emek veren ve rahmetli olan tüm büyüklerimize Allah’tan rahmet diliyorum’’
ARİF YAVUZ YAYLI (KREM)
’’ Müthiş ve önemli bir insandı. İdmanocağı’nda top oynadığını bize anlatmışlardı. İdmanocağı’nın çok önemli bir oyuncusuymuş. Sakin ve iyi niyetliydi. Eksik yaptığımız hareketler olduğunda ‘ Böyle yapsak daha iyi olur ‘ diyerek bizi adete okşardı. Oyun stili genellikle kuvvete dayalıydı. Bol bol bizi koştururdu. Antrenmanlarımızı Ziya Bey Sahası’nda yapardık. Bazen o zaman Karayolları şimdiki Ahmet Suat Özyazıcı veya Yavuz Selim’deki toprak sahalarda çalışırdık. Trabzonspor, Sebatspor, Rizespor, Giresun spor ve Orduspor ’un yer aldığı Karadeniz Genç Takımlar Grup maçlarını ise Trabzonspor maçlarının önünde 15 günde bir oynardık. Mustafa Hocamız, sezon öncesinde yaptığımız kros antrenmanları öncesi Atapark’taki İmaret Hamamı’nda soyunup Atatürk Köşkü’ne kadar koşup gelirdik. Rahmetli hocamızı hoca ve antrenör olarak anlatmak başkaydı. Bize karşı baba gibiydi. Şefkatliydi. Mekânı cennet olsun’’
İDRİS KASTAN
‘’ Rahmetli hocamız Dayı Mustafa mütevazı bir insandı. Kimsenin kalbini kırmak istemez ve tatlı bir dilli bir yapısı vardı. Bize anlatılanlara göre çok iyi bir futbolcuymuş. Antrenör olarak hem saha içinde hem de saha dışında disiplinliydi. Takım olarak da aynıydık. Biz futbolcularalarını evlatları severdi. Hatamız olsa bile bizi motive ederek daha iyi yapmak için teşvik ederdi. Sahamızdan ayağa pas yaparak çıkmaması isterdi. Takımımızı bu futbolumuz çok sevilirdi. Çok kaliteli ve yetenekli futbolcuların bulunduğu bir ekiptik. A takım gibiydik. Örnek ve kolej takımıydık. Samsun’da Vidinli Otel’de kamptayız. Göztepe’de aynı otelde ve Samsunspor ile maçı vardı. Maç sabahı Göztepeli futbolcular profesyonel yaşama uygun bir vazıyetteyde değillerdi. Kaptanımız Nûrettin Balcıoğlu bu durumu hemen Göztepe Teknik Direktörü Adnan Süvari’ye söyleyince, Süvari kendi futbolcularını azarlamıştı. 16-17 yaşındaydık. Çok güzel günler yaşadık. Bize emek verip de rahmana kavuşanların mekanları cennet olsun.’
SOĞUKSULU MUSTAFA BURMA (DAYI)
Futbola 1943’de başladı. Askere gitti. Erzurum Palandöken’de top koşturdu. Tekrar İdmanocağı’nda forma giydikten sonra 1958’de futbolu bıraktı. Erdoğdu Gençlik ve Trabzonspor Genç Takımlarında antrenör olarak görev yaptı.
İdmanocağı’nda ‘Joker’ oyuncu olarak görev yapmış olan Mustafa Burma, eksik veya sakatlanan oyuncuların yerine kaleci hariç her mevkide forma giyen bir futbolcuymuş.
ÖZEL HABER: KAMİL ANAHAR
Mustafa Burma..Lakabıyla ‘ Dayı Mustafa) 1926 yılında Trabzon’un Soğuksu Mahalle’sinde dünyaya geldi. Mahallesinde ve çevresinde çok sevilen ve sayılan bir kişi olduğu için kendine ‘ Dayı’ lakabı takılmış. Burma evli ve 6 çocuk babasıydı.
1984 yılında geçirdiği bir kalp krizi sonucu hayata gözlerini yuman Mustafa Burma’yı ölümünden bir hafta sonra yakın ve bir zaman birlikte top koşturdukları arkadaşları gazeteci Selahattin Pınar’a şöyle anlatmışlardı..
NECATİ FUNDA(KARA)
‘’Türkiye şampiyonluklarında kendisine kurtarıcılık niteliğinde bir yer verilmişti. Bir maçta bir gol atarak galibiyetimizi sağlamıştı. Takıma giremediği zaman ise adeta neşe kaynağımızdı. Kulüp için her şeyi yapan birisiydi. Sevilir ve sayılırdı. Bu nedenle kendine’ Dayı’ lakabı takılmıştı.’’
OSMAN ÇEVİK(HAMAL)
‘’ Mustafa Burma’yı İdmanocağı’na ben getirmişimdir. Mahalle arasında sabahtan akşama kadar inek kılından veya yamalardan yaptığımız topun peşinden koşardık. Mustafa ile ben henüz İdmanocağı’nda oynamıyorduk. Mustafa’dan önce oynamaya başladım. Bir gün takımın elemana ihtiyacı oldu. Mustafa’yı aldım, götürdüm. Yeni olduğu için beni bırakma diyordu.1943’de futbola başladı.1946’da asker oldu. Bu arada askerliği nedeniyle Erzurum Palandöken’de top koşturdu. Daha sonra tekrar İdmanocağı’na döndü.Bir süre takımda oynadıktan sonra 1957-1958 sezonunda futboldan ayrıldı. Trabzonspor Genç Takımı ve Erdoğdu Gençlik’te antrenörlük yaptı.’’
OSMAN BURMA(KARDEŞİ)
‘’Mustafa ağabeyim benden 15 yaş büyüktü top oynadığı zaman ben malzemelerini taşır ve elbiselerini kollardım.1954’de İdmanocağı’nda futbola başladım.1958’de Türkiye kupası Trabzonspor sahasında oynanıyordu. Havagücü ve Trabzon İdmanocağı arasındaydı. Puanlarımız ve averajlarımız eşitti. İki kardeş birbirimiz rakip olmuştuk. Mustafa o zamanlar İdmanocağı’nın kaptanlığını yapıyordu. Bende Havagücü’nde sol haf oynuyordum. Ağabeyim bu maçtan sonra futbolu bıraktı. Sol ayağının kuvvetli oluşu kadar da sağ ayağına kadar hakimdi. Soğuksulu Mustafa meziyetleri ile üstün bir başarı sağlamıştı.’’
ESKİ ÖĞRENCİLERİ MUSTAFA BURMA’YI ANLATTI
Eski öğrencileri, 1971 yılında Trabzonspor’da Genç Takım antrenörlüğü yapan Mustafa Burma (Dayı) anlattılar.
NURETTİN BALCIOĞLU (KAPTAN)
‘’Mustafa hocamızın dış görünüşü belki sertti ama çok yumuşak kalpli, iyi niyetli, İşini seven ve ciddi yapan birisiydi. Mükemmel bir insandı. Genç takımda oyun düzenimiz mücadeleye dayalı, kolektıf idi. Sahada takım olarak adeta savaşırdık. Takım oyunu ve Hocamız’ Eğer baskı yerseniz topu en uzaktaki arkadaşınıza atmaya çalışın’ diyerek bizi uyarırdı. Top rakipteyken ikinci bölgeye yakın oynamamızı isterdi. Çünkü topu kazandığımız orta sahaya aktarmamız konusunda bizlere güzel anekdotlar anlatırdı. Kadromuzda mükemmel idi. Trabzonspor’da bu kadronun oluşumuna o dönemin A Takım Teknik Sorumluları Altan Santepe ve Kamuray Soykıray da katkı vermişti. Belki 70-800 kişi arasından seçilmiştik. Maçlarımız Trabzonspor müsabakasının önünde oynardık. Seyircimiz bizim takımı izlemek için 1-2 saat önce stata gelirlerdi. Korkak futbol oynamazdık. Hedefimiz galibiyetti. Bu arada hafta içinde zaman zaman A takımla ile çifkale maçlar yapar ve başa baş oynardık. 3 kez Karadeniz, 1 kez de Türkiye ikincisi olduk. Bu kadromuzdan A takıma Engin Çınar ve Güngör Şahinkaya alınmıştı. Deplasmanlara kafile başkan olarak efsane genel sekreterimiz Sebahattin Kundupoğlu ve Süha Akçay da bizimle birlikte gelirlerdi. Bize emek veren ve rahmetli olan tüm büyüklerimize Allah’tan rahmet diliyorum’’
ARİF YAVUZ YAYLI (KREM)
’’ Müthiş ve önemli bir insandı. İdmanocağı’nda top oynadığını bize anlatmışlardı. İdmanocağı’nın çok önemli bir oyuncusuymuş. Sakin ve iyi niyetliydi. Eksik yaptığımız hareketler olduğunda ‘ Böyle yapsak daha iyi olur ‘ diyerek bizi adete okşardı. Oyun stili genellikle kuvvete dayalıydı. Bol bol bizi koştururdu. Antrenmanlarımızı Ziya Bey Sahası’nda yapardık. Bazen o zaman Karayolları şimdiki Ahmet Suat Özyazıcı veya Yavuz Selim’deki toprak sahalarda çalışırdık. Trabzonspor, Sebatspor, Rizespor, Giresun spor ve Orduspor ’un yer aldığı Karadeniz Genç Takımlar Grup maçlarını ise Trabzonspor maçlarının önünde 15 günde bir oynardık. Mustafa Hocamız, sezon öncesinde yaptığımız kros antrenmanları öncesi Atapark’taki İmaret Hamamı’nda soyunup Atatürk Köşkü’ne kadar koşup gelirdik. Rahmetli hocamızı hoca ve antrenör olarak anlatmak başkaydı. Bize karşı baba gibiydi. Şefkatliydi. Mekânı cennet olsun’’
İDRİS KASTAN
‘’ Rahmetli hocamız Dayı Mustafa mütevazı bir insandı. Kimsenin kalbini kırmak istemez ve tatlı bir dilli bir yapısı vardı. Bize anlatılanlara göre çok iyi bir futbolcuymuş. Antrenör olarak hem saha içinde hem de saha dışında disiplinliydi. Takım olarak da aynıydık. Biz futbolcularalarını evlatları severdi. Hatamız olsa bile bizi motive ederek daha iyi yapmak için teşvik ederdi. Sahamızdan ayağa pas yaparak çıkmaması isterdi. Takımımızı bu futbolumuz çok sevilirdi. Çok kaliteli ve yetenekli futbolcuların bulunduğu bir ekiptik. A takım gibiydik. Örnek ve kolej takımıydık. Samsun’da Vidinli Otel’de kamptayız. Göztepe’de aynı otelde ve Samsunspor ile maçı vardı. Maç sabahı Göztepeli futbolcular profesyonel yaşama uygun bir vazıyetteyde değillerdi. Kaptanımız Nûrettin Balcıoğlu bu durumu hemen Göztepe Teknik Direktörü Adnan Süvari’ye söyleyince, Süvari kendi futbolcularını azarlamıştı. 16-17 yaşındaydık. Çok güzel günler yaşadık. Bize emek verip de rahmana kavuşanların mekanları cennet olsun.’

